Covid-19 virüsü kaynaklı küresel salgının karma taşıma sözleşmeleri bakımından hukuki niteliği, sonuçları ve sorumluluğun belirlenmesi önemlidir. Taşıma faaliyeti, uluslararası niteliği ve hacmi gereğince küresel salgından en çok etkilenen alanların başında gelmektedir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, taşıma sözleşmelerinde tarafların kararlaştırdığı hukuk, uyuşmazlıklar için uygulanacak hukuktur. İşbu makalede konu sadece Türk Hukuku bakımından ele alınacaktır.
Öncelikle Covid-19 kaynaklı uyuşmazlıkların hukuki nitelendirilmesi yapılmalıdır. Taşıma hukuku bakımından Covid-19 kaynaklı küresel salgın; mücbir sebep, taşıma ve teslim engelleri olarak iki başlıkta yapılabilir.
I.MÜCBİR SEBEP
Taşıma hukuku bakımından emredici hükümler çerçevesinde taşıyanın sorumluluğu hariç diğer hususlar sözleşmede taraflarca kararlaştırılmış olabilir. Bu sebeple öncelikle taşıma sözleşmesi ele alınmalıdır. Taşıma sözleşmesinde mücbir sebep taraflarca kararlaştırılmış ise uyuşmazlık söz konusu sözleşmenin ilgili maddesi çerçevesinde çözülmelidir. Ancak burada dikkat edilecek husus, mücbir sebep hadisesinin işletmeden kaynaklanmaması, öngörülemez olması ve basiretli bir tacirden beklenen özen gösterilmiş olsa dahi imkansızlığın devam etmiş olmasıdır.
II.TAŞIMA VE TESLİM ENGELİ
Taşıma veya teslim engelleri bakımından Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) madde 869 tüm taşımalar için uygulanacak genel madde hükmündedir. Madde hükmü gereğince, eşyanın teslim edilmesi gereken yere ulaşmadan önce ortaya çıkan ve taşımanın sözleşmeye uygun olarak gerçekleşmesini engelleyen hadise taşıma engeli, taşıma gerçekleşmesine rağmen teslimin gerçekleşmesini engelleyen hadise teslim engeli olarak kabul edilmiştir. Bu sebeple taşımanın hangi aşamasında Covid-19 salgını etkisi ile karşılaşıldığı önem arz etmektedir.
TAŞIYANIN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Taşıyanın talimat isteme ve talimatın gereğini yerine getirme yükümlülüğü
Taşıyan/taşıyıcı, taşıma veya teslim engeli ile karşılaşmış ise eşya üzerinde tasarruf hakkına sahip kişiden, gönderenden talimat almak zorundadır. Taşıyan, talimat istemek ve bu talimatın gereğini yerine getirmekle yükümlüdür.
Taşıyanın tedbir alma yükümlülüğü
Taşıyan uyması gereken talimatları makul sürede uygulamazsa, tasarruf hakkı sahibinin (genellikle bu kişi gönderendir) menfaatine en uygun tedbiri almakla yükümlüdür. Taşıyanın alacağı bu tedbirler taşıma faaliyetini gerçekleştirmeye, sonlandırmaya yönelik olmalıdır. Taşıyan bu tedbirler çerçevesinde, yükü boşaltıp saklama veya geri taşıma hakkına sahiptir. Söz konusu mal bozulacak bir mal ise ve engel sebebi ile yapılacak giderler makul değil ise taşıyan malı satma hakkına da sahiptir.
Taşıyanın ücret talep etme hakkı
Taşıyan almış olduğu talimatlar veya tedbirler çerçevesinde yapmış olduğu giderleri ve hizmet bedelini tasarruf hakkı sahibinden talep etme hakkına sahiptir. Örneğin, Covid-19 sebebi ile yük başka limana taşınmış ya da boşaltılıp saklanmış olabilir. Burada doğmuş olan giderler ve taşıyanın ek hizmeti tasarruf hakkı sahibinden karşılanmak zorundadır.
TAŞIMA SÖZLEŞMESİ BAKIMINDAN SONUÇLARI
FESİH HAKKI
Yolculuk Başladıktan Sonra
Kamu Tasarrufları
Kamu tasarrufları taşıma sözleşmesi taraflarına fesih hakkı verir. Kanunda kamu tasarrufu olarak sayılan haller aşağıdaki gibidir;
Gemiye ambargo veya devlet hizmeti için el konulması,
Varma yeri ülkesi ile ticaretin yasaklanması,
Yükleme veya varma limanlarının abluka altına alınması,
Sözleşme gereğince taşınacak olan eşyanın tamamının yükleme limanından ihracının veya varma limanına ithalinin yahut transit geçişinin yasaklanması,
Sayılan kamu tasarrufları ile karşılaşılması halinde her iki taraf herhangi bir tazminat vermekle yükümlü olmaksızın sözleşmeyi feshedebilir. Covid-19 sebebi ile devlet otoriteleri tarafından limanların kapatılması ya da gemilerin karantinaya alınması kamu tasarrufu sayılan hallere örnek olarak gösterilebilir.
Sözleşme yolculuk başladıktan sonra feshedilmiş ise, taşıyan fesih hakkını kullanana kadar geçen süre için mesafe navlunu talep etme hakkına sahiptir.
Taşıyan fesih ile birlikte boşaltma hakkına da sahiptir. Taraflar arasında aksi kararlaştırılmadıkça, eşya fesih hakkının kullanıldığı sırada geminin bulunduğu veya en yakın olduğu limanda boşaltılır.
Diğer Haller
Diğer hallerde ise yolculuğun kanunda açıkça fesih hakkı veren haller dışında (ör. Kamu tasarrufları) devamı esastır. Kamu tasarrufu dışındaki bir tabiî olay veya umulmayan diğer bir hâl yüzünden eşyanın taşınmasının, yolculuk başlamadan veya başladıktan sonra gecikmesi, tarafların hak ve yükümlülüklerini değiştirmez. Ancak, sözleşmeden beklenecek faydanın ortadan kalkmış olması halinde sözleşme feshedilebilecektir. Burada faydanın ortadan olması somut olayın şartlarına göre değerlendirilmelidir.
Taşıyana diğer umulmayan hallerde geçici boşaltma hakkı tanınmıştır. Taşıtan, gemiye yüklenmiş olan eşyayı rizikosu ve gideri kendisine ait olmak ve zamanında tekrar yüklemek şartıyla yeterli ve uygun bir teminat göstererek boşaltmaya yetkilidir.
Eğer, yükleme yeniden yapılmaz ise taşıtan, navlunun tamamını ödemek ve boşaltmanın sebep olduğu zararları tazmin etmek zorundadır.
Yolculuk Başlamadan Önce
Taşıtan, TTK madde 1158 gereğince, yolculuk çarteri sözleşmesini, gemi o sözleşme uyarınca yüklemesini tamamlayıp yolculuğa çıkıncaya kadar feshedebilir.
Bu fesih halinde, taşıyan, sözleşmenin feshedilmesinden dolayı yoksun kaldığı kazanç ve o zamana kadar doğmuş olan alacaklarını isteyebilir. Gemiye eşya alındıktan sonra fesih gerçekleşmiş ise, taşıyan, eşyanın boşaltılması için gereken süreyi beklemek zorundadır. Bu süre, yükleme veya sürastarya süresinden sayılmaz. Taşıyan, bu halde boşaltma giderlerini ve zararını taşıtandan talep edebilir.
Yüklemenin Hiç veya Süresinde Yapılmaması
Yolculuk Çarter Sözleşmelerinde, Yükleme ve sürastarya süresi bittiği halde halen yükleme gerçekleşmemiş ise taşıyan sözleşmeyi feshetme ya da yüklemeyi bekleme hakkına sahiptir.
Taşıyan sözleşmeyi feshettiği takdirde, sözleşmenin feshedilmesinden dolayı yoksun kaldığı kazanç kaybını ve o zaman kadar doğmuş olan alacaklarını isteyebilir. Taşıyan yüklemeyi beklediği takdirde, bu fazla bekleme sebebiyle uğradığı zararın tamamını taşıtandan isteyebilir.
Taşıyan, sürastarya süresi bittikten sonra, yüklemenin tamamlanması için daha fazla beklemek zorunda değildir ve eksik yük ile yola çıkma veya taşıtanın talimat dairesinde bekleme hakkına sahiptir.
Eşyanın tamamı yüklenmemiş ancak taşıtan yola çıkma emri vermiş ise taşıyan yola çıkmak zorundadır. Bu halde taşıyan, sözleşmede kararlaştırılan navlunun tamamını, doğmuş sürastarya ücretini, eksik yükleme sebebiyle yapmak zorunda kaldığı giderleri ve uğradığı zararı ve alacakları, eksik yükleme sebebiyle kısmen veya tamamen teminatsız kalmışsa, kendisine ek teminat gösterilmesini, isteyebilir. Eğer taşıtandan talimat gelmemiş ise taşıyanın fesih hakkı da vardır.
Kırkambar Sözleşmelerinde
Kırkambar sözleşmelerinde (konteyner taşımacılığında ) taşıtan tam navlunu ve taşıyanın diğer alacaklarını ödeyerek sözleşmeyi fesih hakkına sahiptir. Taşıyanın doğmuş boşaltma giderleri mevcut ise bu halde taşıyan boşaltma giderleri ve zararlarını da talep edebilir. En önemli husus, kırkambar sözleşmelerinde taşıtanın fesih hakkını kullanabilmesi için diğer tüm taşıtanların onayını alması zorunludur. Yolculuk esnasında covid-19 etkileri ile karşılaşılmış ise taşıyan, talimat istemeli ve talimatın gereğini yerine getirmelidir.
Kırkambar sözleşmelerinde, taşıma sözleşmelerinden farkı olarak rotada değişiklik istenemez ve boşaltma limanından başka limanda boşaltma yapılması beklenemez. Bu maddenin amacı diğer yük sahiplerini zarara uğratmamaktır. Ancak covid-19 salgını sebebi ile yaşanan karantina uygulamaları diğer yük ilgililerini de zarara uğratması muhtemel olup burada taşıyanın giderleri ödemesi kaydı ile rota değişikliği ya da boşaltma limanı değişikliği yapılması kanaatimizce hukukun genel ilkelerini aykırı değildir.
YÜKLEME, BOŞALTMA VE SÜRESTERYA SÜRELERİ
Yolculuk Başlamadan Önce
TTK madde 1156/4 kapsamında mücbir sebep gibi beklenmeyen ve öngörülemeyen hadiselerle eşyanın gemiye teslim edilmesi ve alınması imkanı bulunmayan günler yükleme süresine eklenecektir. Covid-19 küresel salgını her iki tarafın faaliyet alanı dışında kalan bir hadise olup bu madde kapsamında değerlendirilmelidir. İlgili madde hükmü gereğince, yükleme esnasında covid-19 küresel salgını gibi hadiseler, yükleme ve sürastarya sürelerini durdurur. Ancak taşıyan sürastarya parası talep edebilir.
Covid-19 sebebi ile yükleme faaliyetinin ne kadar süre ile duracağı öngörülemediği için taşıtan bakımından, sözleşmenin feshi yoluna başvurmak daha uygun bir seçenek olabilir. Somut olay bakımından değerlendirilmelidir.
Boşaltma Esnasında
Gönderilenin faaliyet alanında gerçekleşen tesadüfi sebepler dolayısıyla eşyanın gemiden karaya çıkarılması mümkün olmayan günler de boşaltma süresinin hesabında dikkate alınır. Ancak fırtına, buz istilası veya seferberlik gibi, her iki tarafın faaliyet alanını ilgilendiren tesadüfi sebepler dolayısıyla eşyanın gemiden çıkarılması ve karaya götürülmesi mümkün olmayan günler boşaltma süresine eklenir.
Şöyle ki, covid-19 sebebi ile yaşanan her iki tarafın faaliyet alanına girmeyen hadiseler sebebi ile boşaltma süresi durur. Ancak taşıyanın sürastarya talep hakkı saklıdır. Gönderilen, eşyayı almaya hazır olduğunu bildirip de boşaltma süresini ve kararlaştırılmış ise sürastarya süresi içinde eşyanın tamamını teslim almamışsa, taşıyan eşyayı boşaltma ve saklama hakkına sahip olacaktır. Taşıyan bu sebeple yapmış olduğu masraflar ve ek hizmet için talep hakkına sahiptir.
Kırkambar Sözleşmelerinde
Kırkambar sözleşmesinde taşıtan, taşıyanın çağrısı üzerine, gecikmeden eşyayı yüklemek zorundadır. Taşıtan gecikirse taşıyan, eşyanın teslimini beklemekle yükümlü değildir. Covid-19 sebebi ile taşıyan çağrıda bulunmuş ve taşıtan gecikmiş veya cevap vermemiş ise taşıyanın yola çıkma hakkı vardır. Bu halde taşıyan taşıtandan tam navlunu talep edebilir.
SORUMLULUKTAN KURTULMA BAKIMINDAN
Taşıyanın veya adamlarının kastından veya ihmalinden doğmayan ve kaçınılamaz bir durumdan kaynaklanan sebeplerden ileri gelen zarardan taşıyan sorumlu değildir. Bu durum somut olaya göre değerlendirilir. Örneğin yola çıkmış ve boşaltma limanı karantinaya alınmış ise bu kaçınılamaz bir hadisedir. Ancak, taşıyan yola çıkmadan önce karantina bilgisine sahip olmasına rağmen yola çıkmış ise bu olay kaçınılamaz hadise kapsamında değerlendirilmeyecektir.
Kaçınılamaz hadise dışında, TTK. 1182.maddesinde sayılan sebepler de taşıyan bakımından sorumluluktan kurtulma halleridir. Covid-19 TTK 1182/1-b, “Harp olayları, karışıklık ve ayaklanmalar, kamu düşmanlarının hareketleri, yetkili makamların emirleri veya karantina sınırlamaları” kapsamında sorumluktan kurtulma hali olarak kabul edilebilir.
Av.Aslıhan Kıroğlu
Av.Bilun Elmacıoğlu